PARADOKS
AMA YAZGISINI YALDIZLI ÇOKOMEL KAĞITLARI GİBİ,TIRNAKLARIYLA DÜZELTEMİYOR İNSAN ..
İçimde büyütmeye başladığım çığdan korkuyorum şu sıralar..
Beni hiçbir şeyin üzmemesi,mutlu edememesi bana yavaş yavaş sonumun geldiğini hissettiriyor.
Yavaş yavaş tükeniyorum.
Tükenip bir toz parçasına dönüşüyorum.
Kendimi nasıl yıpratmışsam,nasıl parçalamışsam demek ki..
Herşeyi sıradanlaştırmışım artık.
Herşey benım için öyle basit görünüyor ki.
Yaşamak basit
O hissetmek için çırpındığım duygular basit
Aşık olmak mesela en fazla 5 dakika
Acısını çekmek artık birkaç salise
Ve
Ölüm fikri o kadar ürkütücü değil
Ne oluyor ?
Neden böyle oluyor ?
Bunları bile sormaktan öyle acizim ki.
Bana neler oluyor ?
Bununla ilgili zerre fikrim yok
Artık insanlarla bir araya gelmek bile istemiyorum.
Konuştukça kırıyorum onları,hırpalıyorum.
Daha kötüsü sonradan bu duruma üzülemiyorum bile.
Kendimi kendi dünyama kapadım.
Sanki tüm bu kainat ayaklarımın altından gün be gün kayıyor.
Hissediyorum.
İçimdeki manevi boşluğun verdiği acıyı hissediyorum.
Boğazıma bir el yapışmış sanki
Bu saatten sonra diyor
Hiçbir şeyin önemi yok.
Var ya da yok.
Tüm bu duyguların bedensel ağırlığını yaşıyorum sadece.
Bunları düşünmüyorum bile.
Yani görünüşte mutluyum.
Ama içimden de mutlumuyum.
Bilmiyorum.
Bildiğim tek şey boş,her şey ,herkes bomboş.
İstediğim tek şey
Bir kadın mısrası olan şu ömrüme bir parça huzur ..
*
‘’Sonra içime ve hatta dışıma kapandım.
Küsmek gibi bir şey.
Bir çeşit gölge fesleğeni.
Bir çeşit olmayan hayat.
Zaten hiçbir şeyi kararında bırakamamak ve ortasını bulamamak gibi bir sorunum var benim.
Epeyce göçebe yaşadım, sadece iki valizim oldu.
Bir yığın insan tanıdım.
Ama hep yalnızdım.”
NOT :
ÇÜNKÜ İNSAN BAZEN ÇOK ÖZLER
Güzel yazılmış bir şiir ama içeriği iç karartıcı. Blog tasarımızınızı beğendim.
YanıtlaSilhttp://ucluklavye.blogspot.com.tr/ sizi de kendi kişisel bloguma beklerim.