ÇOĞUNLUK




Geçenlerde bir film sitesinde aylak aylak gezerken ’Nefesim Kesilene Kadar’ adlı güzel bir sanat filmine denk geldim. Bir genç kızın hayat mücadelesinin anlatıldığı filmin başrolünde daha önce ‘Zenne’ filminden suretine aşikar olduğum genç oyuncu Esme Madra vardı.

Oyunculuğunu beğendiğim Esme Madra, 'Acaba başka hangi filmlerde oynamıştır?' diye ufak bir araştırma yaparken, 'Çoğunluk' isimli bir sanat filminde oynadığını öğrendim. Ve hemen filmi izlemeye koyuldum.

Film konu ve oyunculuk anlamında kesinlikle çok ama çok başarılıydı. Yalnızca bazı sahneler sanki çok havada kalmış hissi yarattı bende.

'Çoğunluğun' gücünü vurgulayarak aynı anda aile içi baskı, amaçsızlık, ırkçılık gibi konulara Mertkan karakteri ile değinen filmde, 'Orta sınıf' ama zengin sayılabilecek bir ailenin yaşantısı anlatılıyor.

Dominat bir baba ve fedakar anneden oluşan ailede kendisine her fırsatta bir işe yaramadığı hissettirilen Mertkan, babasının otoritesinin altında ezilirken, 'DOĞU'lu olduğunu öğrendiği Gül ile bir ilişki yaşamaya başlar.

Gül kendisine alışık olduğu hayattan çok daha başka bir hayat sunmuştur aslında: Cinsellik, sevgi ve sonsuz özgürlük.

Mertkan her ne kadar Gül'e karşı yoğun hisler beslese de 'Çoğunluğa' ayak uydurma hissiyatı ve baskısından vazgeçemediği için bu ilişkiyi sürekli öteliyor. Ve bu karar kendi bireysel kararı değil, çoğunluk kararı olduğu için de sürekli kendini suçluyordu. 

Hrant Dink'in eşi Rakel Dink,eşi öldürüldüğü zaman bir bebekten katil yaratıldığını söylemişti. Bir bebekten, on yaşına geldiğinde alt sınıftan gördüğü birine tekme atan, yirmi yaşına geldiğinde yine o sınıfa karşı silahlanan bir insan yaratan 'Çoğunluk'ta da Mertkan karakterinin film boyunca tek bir kare dahi gülümsememesini görebiliyoruz.

Orta-üst sınıf insanı ne yapar? Nasıl yaşar? Kürtlere, alt sınıf gördüklerine nasıl bakar? Nerede oturur? Arabası nasıldır? Aşkla, seksle arası nasıldır? Kızla nasıl tanışır ? İlişkide ne yapar? Neden trafik kazası yapar ? Sonrasında polise nasıl rüşvet verir? Arkadaşlarıyla nasıl eğlenir? Baba oğluyla ne zaman gurur duyar ne zaman kızar? Vatanına ve dinine ne kadar bağlıdır? Askerlikten kaçar mı? Övünür mü? Arabasını yanlış yere park edene ne yapar? Akşam yemeklerinde ne konuşur? Ne zaman şiddet uygular? Ne zaman korkar? soruları çerçevesinde dönen filmde asilik temsili yok; ama film bir o kadar da çoğunluğun giderek aynı biçimde dibe çökelmesini ve dipte çamur biriktirmesini göstererek insanı nefes almak için yukarı doğru yüzmeye güdülüyor.

'Çoğunluk' daha yerel ifadeyle 'El alem ne der?' psikolojini tüm detaylarına kadar anlatan film, bireysel hak ve fikirlerin önemsenmediği, 'ÇOĞUNLUK'a ayak uydurmanın/ uyduramamanın etkilerini güzel ifade ediyor. 

BENCE İZLENESİ...



Yorumlar

Popüler Yayınlar